Üniversitemizin akademisyenlerden Doç.Dr. Eser Keçeci’nin de katılımcı sanatçı olarak yer aldığı, 8. Uluslararası Akdeniz Pişmiş Toprak Sempozyumu gerçekleşmiştir.
Lapta Alsancak ve Çamlıbel Belediyesi ile Alashia Terracotta Sanat Topluluğu tarafından organize edilen 8. Uluslararası Akdeniz Pişmiş Toprak Sempozyumu’na Türkiye, Almanya, Romanya, Mısır, İran, Letonya, Azerbaycan ve Türkmenistan’dan 23 sanatçı katıldı. Baskı sergisi-söyleşi ve sunumlar 26 Kasım’da Akdeniz Açık Hava Müzesi’nde gerçekleştirilmiş, aynı gün özel bir performans ve KKTC de yapılacak bir ilk pişirim tekniğiyle (Yerinde Fırınlama) seyirciyle buluşturulmuştur.
Kültür mirasımızın, yasal veya yasal olmayan yollardan yurt dışına çıkarıldıkları ve dünyanın birçok ülkesinde sergilendikleri eserlerin yeniden üretilmeleri ile yola çıkılarak oluşturulan 2014 Eylül ayında Akdeniz köyünde başladı sonra Lefkoşa Bedesten ve Lapta’da devam etti. “Tarih Yeniden Canlanıyor”, “Alashia’nın kayıp mirası yeniden canlanıyor” ve “Alashia Yeniden Doğuyor” sloganlarıyla çalışmalara uzun yıllar öncülük eden Sempozyumlarda arkeolojik bilgiler de uygulamalı çocuklara aktarıldı.
Adadaki yaşanmışlıklara ve istismarlara tanıklık edildiğinden; Kültürel Mirası Koruma bilincini replika üreterek ehli olmayan kişilerle çoğaldığında, toplumda kayıplara ve istismara yol açtığı düşüncesiyle kopya eserler üretmekten vazgeçilerek sanatçıların yorum ve yaratıcıkları çalışmalara yansımaya başladı Sempozyumda, çocuklar için atölye çalışmaları düzenlendi Sempozyum süresince atölye çalışmaları devam etti. Kültürel Miras ve değerlerin korunmasının önemine dikkat çekmek adına gerçekleştirilen Sempozyuma katılan sanatçılar; Ali Asgar Çakmakcı, Aysel Mirkasımova, Aziz Baha Örken, Cevdet Alparslan, Eser Keçeci Malyalı, Evrim Ergün, Fahimeh Heydari,, Kaan Canduran, Kadir Sevim, Kübra Güven, Maged Zaky Hassan, Maxim Delia, Mert Kılınç.,Rana Emrahova, Sinem Akın Kılınç, Soner Pilge, Vedia Okutan Gaydeler, Valentins Petjko Açık Hava Müzesindeki sergide Raif Kızıl, Mert Şardu, Mine Okur,ve Selçuk Yalovalı’nın Baskı resim sergisi izlenebilecek.
26 Kasım Pazar günü Milli Arşiv Müdürü Ejdan Sadrazam Moderatötlüğünde gerçekleşen söyleşiye T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Müdürlüğü Kaçakçılıkla Mücadele Daire Başkanı Zeynep Boz, Kocaeli Müzeler Müdürü Serkan Gedük ve Araştırmacı-Yazar Mete Hatay’da katılmıştır Mete Hatay, “Yağmadan Müzeciliğe Kültürel Miras”; Serkan Gedük; “Çocuklar İçin Kültürel Mirası Koruma Algısının Güçlendirilmesi” ve Zeynek Boz ise “Kültür Varlığı Kaçakçılığı ile Mücadele” başlıklı sunumlarını gerçekleştirmiştir.
Lapta-Alsancak-Çamlıbel Belediyesi Başkanı Fırat Ataser, Akdeniz Açık Hava Müzesi’nin çevresinin korunarak, yakından rahatlıkla algılanan, izlenen bir tarihsel merkez şeklinde yaşatılması, kentle bütünleştirilerek, etkisinin fiziksel ve görsel açıdan güçlendirilmesini sağlayacak çalışmalara başladıklarını işaret etti. “Bizler yerel yönetim olarak, tarih bilincine sahip insanlar olarak doğal görevimizi yapıyoruz” şeklinde konuşan Ataser, tarihi mekanları gün ışığına çıkarmaya yönelik çalışmalara güçleri oranında katkı koymaya çalıştıklarını, turizm anlamında adımlar atmanın bölge ve ülke yararına olacağını vurguladı. Ateşin: Sempozyum, farkındalığın artmasında şüphesiz katkı koyacaktır Küratör ve Sanatçı Ayhatun Ateşin, toplumun kimliğiyle, kültürüyle, tarihiyle ilgili somut ve soyut değerlerin tümü olarak kabul edilen kültürel miras, tarihsel süreç içinde değişik nedenler ve yöntemlerle sürekli tahrip edilmeyle karşı karşıya kaldığını belirtti. Ateşin şöyle devam etti: “Dünyada kültürel miras doğal riskler(afet), insan kaynaklı riskler, teknik riskler gibi pek çok risk altında bulunmaktadır. Yıllarda farklı uygarlıkların izlerini taşıyan kültürel mirasın korunması, ilköğretim programları içinde yer alan bir öğrenme alanı olmalıdır. Kültürel mirasın korunması çabalarında ortaya çıkan temel sorunlardan biri, bu konudaki toplumsal bilincin yetersizliğidir. Kültürel mirasın neden önemli olduğu ve korunması gerektiği konusunda yapılan bu Sempozyum, farkındalığın artmasında şüphesiz katkı koyacaktır. “